Askerin Mektupları

Askerin Mektupları

"Mümkün olduğu kadar hayatta kal, daha fazla savaşamayacak duruma gelene kadar savaş ve bu savaş bir gün biterse, buradan olabildiğince uzağa kaçmanı ve asla arkana bakmamanı istiyorum..."

 

Nazi işgali altındaki Prag, 1941: Sisli bir kış gününde, Charlie adındaki bir askere yaşlı bir Yahudi kadını öldürmesi emredilir. Reddeder, ancak bu, başka bir Nazi'nin onu vurmasını engellemez. Kadının kızı, “Anne hayır, lütfen beni bırakma!” diye bağırırken. Charlie onun bir katil olmadığını biliyor. Mümkün olduğu kadar çok hayat kurtarmaya yemin eder.

 

Theresienstadt toplama kampında, güzel kumral saçlı aynı safir gözlü kızı görür. Adı Amelia. Ona B Blok'a kadar eşlik eder ve hapishane numarasını ezberler. Düşman olmaları gerekiyordu ama o anda aşık oluyor.

 

Yine de böyle bir cehennemde, aşkın var olması amaçlanmamıştır ve parçalanmaya mahkûmdurlar. Buna rağmen Charlie, Amelia'yı aramayı, ona mektup yazmayı ve onları güvende tutmayı asla bırakmaz. Ama savaştan sağ çıkma şansı nedir? Askerin mektupları sonsuza kadar okunmayacak mı?

 

The Tattooist of Auschwitz, The Choice ve Orphan Train hayranları, bu yürek burkan 2.

 

Bu kitap daha önce Unspoken Words adıyla yayımlanmıştı.

 


Kitabı bir arkadaşınla paylaş!

Okuyucular Ne Diyor:

shari@sharijryan.com
Share by: